9 Aralık 2009 Çarşamba

ya'lama

hayır uyuyamamak da nerden çıktı?
düşünüyorum.tesadüfen bir fikir takılıyor aklıma: dünyanın üçte ikisi değildir diyorum deniz.kesin daha karmaşık bir orandır da o, yuvarlıyordur dangalak coğrafyacılar. herşeyi küsürüyle öğreniyoruz, bir bu mı kaldı diyorum yuvarlamaya? coğrafyacılar naiftir diyorum, çocuklarına coğrafi isimler takarlar (gülben ergen gibi mesela). lakin matematikçiler bir o kadar ukala ve sahte odtü mezunudurlar (recai odtülü mü ya?).sen de söyle coğrafyacı dünyanın eni kaç, boyu kaç, kilosu ne,kaçta kaçı su kaçta kaçı kara?önemli bunlar, yuvarlama kafandan öyle.
bir daha düşünüyorum, onlar mantıklı diye yazmıyorum.
bir haftadır sanki yapacak bir işim var da ben aptal gibi unutuyorum.her an dilime "ütünün fişini çektim mi ya?" demek yaklaşıyor.
-farkındaysanız bütün içten sorularımın sonunda "ya"lıyorum, konuşmayı öğrendiğimden bu yana öyle yapıyorum.elbette biliyorsunuz ne gerek var ki yazmaya (ya)-
üç sayfa okusam uyuyacağım ama "kitap uyumak için değil uyanmak içindir" der diye bir gerizekalı dilbaz yapmıyorum.gerizekalı da olsa şimdi odamda çamaşırlığın olduğu yere tam acayip biri inse peygamber gibi ne güzel olurdu (ya).sıkıldım, uykum kaçtı.
ve her kitap uyandıracak diye bir şey yok ki gerizekalı.tuna kiretmiçi de yazıyor demek istemiyorum çünkü adamcağızı hiç okumadım öyle kitlesel bir ağız alışkanlığıyla aşağılamak da istemiyorum.belki geceleri uyanarak okuyordur o da.hem kitlenin kendisi gerizekalı zaten.tuna kiretmitçi iyi yazar olmalı diyorum o halde.
düşünüyorum tekrar.ne düşündüğünü söylemeye ne gerek var?

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder